Değerli üyelerimiz,
bakıyorum son günlerde herkes marketlerdeki yangınlardan
bahseder oldu. Hayret kimsenin aklına gelmedi mi ki asıl yangın tarımda tarlada
başladı. Söyledik, uyardık,
yalvardık ne dur diyen oldu ne de gel diyen oldu. Buyurun sonucu üretmeyen
ülkeler aç kalmaya ele aleme avuç açıp dilenmeye mahkum kalmıştır. Yazık değil mi bu güzel ülkemize. Hadi gelinde üretim
yapalım. 2020 yılında 2000₺ olan bir ton gübre olmuş 6000₺ kızmasın kimse köylümüze
onlarda ekmeği unu bulguru makarnayı
marketten alıyorlar. Nasıl almasınlar ki tohumun tonu 2020 yılında 2500₺ iken bu yıl 5500₺ olmuş nasıl alınıp ekilecek. Dahası artık süt,
peynir, yoğurt ve yumurta da
marketten alınıp tüketiliyor. Çiftçiler tarafından nasıl bakılsın ki hayvana
2020 yılında 60₺ olan bir çuval yem olmuş 200₺ hadi gelinde çıkın işin içinden. Maalesef tarım ve hayvancılık
bitti üreticilerimiz de tüm ihtiyaçlarını marketlerden karşılar hale getirildi. Aslına bakarsanız bu yangın
bacadan yani tarladan topraktan başladı. Kimse görmedi veya görmezden gelindi.
Bacadan başlayan bu yangın tüm
evi yani ülkemizi sarmış durumda yanıyoruz ama maalesef yangın büyüdü söndürmek için gücümüz
yeter mi bilemem. Birde sözde kentten köye dönüşü sağlayıp köylerde şehirdeki bütün imkanlardan faydalanacak denmez
mi. Gelin bunu köyde yaşayanlara anlatın da göreyim sizleri. Maalesef her zamanki gibi
son sözümüz geçmiş olsun. Bu arada ilimizde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkanımız var da en azından aç kalmayalım diye
mazot ve tohum desteği veriyor tarla sürüp ekebiliyoruz. Bu anlamda bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum. Saygılarımla.